Peki, Milli Eğitim Bakanlığının müfettişlerini denetleyen kim? Bakanlık müfettişleri… Kısacası meslektaşları. Olur mu? Olmuş bile. Bu yüzden Milli Eğitim Bakanlığına önerimiz konu hakkında bazı zamanlarda yaptığı uygulamaya başvurarak MEBBİS üzerinden öğretmenlerimizin görüş ve önerilerini alması yönündedir. Bilindiği gibi Hüseyin ÇELİK zamanında MEB müfettişlik konusunu tamamen olmasa bile çözüme kovuşturmuştu. Yusuf TEKİN bakanlıkta tam olarak yapılanmasını sağlamasa da çok iyi bir kadro ve ekibe sahip. Bu durumu hukuki anlamda çözüme kavuşturmasının da çok kolay olduğunu düşünüyoruz.

MEB müfettişliği konusu hakkındaki önerilerimiz:

1) Eğitim sendikaları, eğitim dernekleri ve kamuoyu artık bu konuya eğilerek Milli Eğitim Bakanlığıyla konu hakkında görüş ve önerilerini paylaşmalıdır. Bunu yaparken öğretmenlerimizin görüş ve tecrübeleri ön plana değil en ön plana alınmalıdır.

2) Bilindiği gibi eğitim müfettişleri Milli Eğitim Bakanlığında taşra ve merkez yapılanmasına sahipler. Bu durum hiçbir bakanlıkta bulunmamaktadır. Diğer bakanlıklardaki müfettişler sadece bakanlığın merkez yapılanmasında yer alır ve direkt bakana bağlıdırlar. MEB bu durumu çözerek sadece bakanlık müfettişi kavramını getirmeli, taşradaki müfettişlerin ünvanları Rehberlik Uzmanı yapılarak kadroları Rehberlik Araştırma Merkezlerine çekilmelidir. Böylelikle mesai devam takibi de sağlanmış olacaktır.

3) Eğitim Müfettişleri ile ilgili daha önce ki yazılarımıza öyle yorumlar geldi ki… Tarafımıza ulaşan bir eğitim müfettişi arkadaşımız maaş konusunun yanlış olduğunu altmış bin gibi rakamların yollukla bile mümkün olmadığını dile getirmiştir. Maaş konusunu yazarken Sabah Gazetesi, Vatan Gazetesi ve kariyer.net gibi yayınlardan aldığımız değerleri dile getirmiştik. 60-65 yaşında bulunan bir müfettiş arkadaşımız maaş bordrosunu bize gönderirse yayınlayacağımıza da söz veriyoruz. Gerçi bize ulaşan müfettiş arkadaşımız bizlere gönderecekti fakat nedense halen göndermedi…

4) Müfettişlerin yaptığı inceleme/soruşturma da sundukları tekliflerin itiraz merci hukuk bilgisi olan bu alanda yetişmiş kişilere yapılmalıdır. Milli Eğitim Bakanlığının Avukatlarının müfettiş tekliflerine karşı itiraz merci olarak ihdası sağlanmalıdır. Milli Eğitim Bakanlığında hukuk alanında çok iyi yetişmiş yüzlerce Avukat bulunmaktadır. Bu yüzden yapılacak düzenlemenin uygulanması çok kolay olacaktır. Gerekirse müfettiş tekliflerinde kişisel sorumluluk sağlanmalı, tazminat düzenlemesi ve rücu müessesi düzenlenmeli, hataların tazmininde şahsi sorumluluk sağlanmalıdır. Kısacası; Milli Eğitim Bakanlığının Avukatları eğitim müfettişlerinin kararlarına/tekliflerine karşı itiraz mercii olarak mutlaka düzenlenmelidir.

5) Eğitim müfettişleri 8 yılda bir rotasyona uğrarken okul idarecileri 4 yılda bir rotasyona uğramaktadır. Bakınız; yeni atanan müfettiş yardımcıları hariç çoğu ilde eğitim müfettişlerinin yaş ortalamasının 62-65 arası olduğu öğretmenlerimizce iddia edilmektedir. Milli Eğitim Bakanlığı bu verileri kamuoyuna açıklayabilir. Kaldı ki öğretmenlerimiz de lisans, müfettişlerimizde lisans mezunudur. Hâkim ve savcılarda olduğu gibi ayrı bir eğitime(akademi) tabi tutulmamaktadırlar.

6) MEB son yayınladığı eğitim müfettişleri yönetmeliğiyle müfettişlere illerde özerklik tanımaktadır. Her ne kadar disiplin yönetmeliğinde il müdürü diğer personelin disiplin amiri olarak düzenlenmiş olsa da bu durumun fiiliyatta çok büyük bir karşılığı olmamaktadır. Fakat ilgili yönetmelikte MEB’in atadığı koca il müdürü müfettişlerin hizmet sağlayıcısı olarak düzenlenmiştir. Bu durum çözüme kavuşturulmalı bakanın temsilcisi olan il müdürünün konumu biran önce kesin çizgilerle belirtilerek, güçlendirilmelidir.

Başta da söylediğimiz gibi maalesef kamuoyu ve özellikle sivil toplum kuruluşları müfettiş konusunu irdelememiş her nedense uzak durmuşlardır. Bu durumu incelemenin, bakanlığa öneri sunmanın vakti gelmiş hatta geçmiştir. MEB bu durumu başta da belirttiğimiz gibi öncelikle öğretmenlerimize sormalı, görüş ve önerilerini toplamalıdır. Vesselam...