Röportaj yaptığımız kişi aynı zamanda başlıkta bahsettiğimiz ve tam 17 yıldır süren davada davalı durumundaki Hamdi A. bakın neler anlatıyor.

Paramla satın aldığım arsamı ve üstündeki evi benden habersiz ve izinsiz olarak A. A. zapt etti ve burada hak iddiasında bulundu. Satın aldığım yerin ücretini ödediğime dair ödeme dekontlarından tutun, tapu senetlerine kadar her şey elimde mevcut olduğu ve bana ait olduğu halde maalesef bitmeyen bir davadan dolayı mülkümü 17 yıldır kullanamıyorum.

En çok üzüldüğüm nokta ise tapusu benim olan mülkümü 17 yıldır zapt eden A.A.’nın kullanıyor olmasıdır. Anayasa Mahkemesi uzun süren ihtiyati tedbir kararlarının bile mülkiyet hakkının ihlali olduğunu kabul ederken maalesef bana açılan dava 17 yıldır sürüyor. Ordu 2. Asliye Hukuk Mahkemesinde 2017/120 Esas( ilk dosya numarası 2005/155 E.) numaralı dosyama karar veriliyor; Yargıtay’a gidiyor, yok itiraz, yok karar düzeltme, yok geri döndü bir daha yargılama derken 2004 yılından bugüne kadar tapulu mülkümü kullanamıyorum. Maalesef davam şuan itibariyle yine Yargıtay’da… Bu davayla doğan çocuklar neredeyse bugün askere gitme yaşına geldiler.

İnanın biri anlatsa inanmazdım fakat başıma geldi. Artık bu dava sonuçlansın! Ölümlü dünya, yaşarken sonuçlandığını görmek istiyorum. Bu durum maalesef kötü niyetli insanlara cesaret verdiği gibi topluma da yanlış örnek oluyor.

Bu konuda yetkililerden yardım bekliyorum. Bir dava 17 yıl sürer mi? Soruyorum sizlere…

Görüldüğü gibi okuyucumuz derdini bu sözlerle anlatıyor bizde buradan özellikle Adalet Bakanımız Sayın Abdulhamit GÜL’e (@abdulhamitgul) sesleniyoruz. Bir dava, bir davacı ve bir davalının olduğu dosya 17 yılda kesinleşemez mi?