Binlerce insan biranda görevden alınmıştı. Bu insanların; ailesi, onuru, çocukları, eşleri bile düşünülmedi… İtibarsızlaştırılarak görevden alındılar. Bu görevden almalar yerel anlamda hayat buldu. Yani A ilçesinde görevden alınacaklara o ilçenin bir sendika başkanı ve ilçe milli eğitim yöneticileri karar verdi. Örneğin A ilçesinde görevden alınacak kişi o sendikanın genel başkan yardımcısını tanıyordu genel başkan yardımcısı o il yöneticisine rica dahi etse dinlenmedi ve yine kişi görevden alındı.

Binlerce vatan millet sevdalısı insan küstürüldü kabuğuna çekildi. Aylarca insanlara ek ders ücretleri ödenmedi. Görevden alınma gerekçesi neydi? Tabi ki yoktu… Bu kadar insan görevden alınırken yerlerine birileri gelecekti geldi de yine binlerce insan bir gecede o ilin en uzak ilçesinde öğretmenlik yaparken biranda merkezin en gözde okullarına, Anadolu liselerine idareci yapıldı. Hatta yeni çıkarılan mevzuat hükümlerine bile aykırı davranılarak bir gecede idareciler atandı. Mevzuata göre 2 yıl öğretmenlik yapmayanlar müdür yardımcısı atanamazken 1 yıllık öğretmenleri bile idareci atadılar. Mevzuata, hukuka, her şeyden önce vicdanlara aykırı şekilde… Daha sonra bu binlerce insandan bazıları; abilerinin, babalarının, dayılarının referanslarıyla ilçe ve il yöneticisi oldu. Bir gecede hiçbir kıstas aranmadan atanan bu idarecilere kamuoyunda iki isim verildi; gece kondu idareci ve paraşüt idareci… Çünkü bir gecede idareci olmuşlardı. Sınav yok, sınav puanı yok kısacası yok yok…

O dönemin Milli Eğitim Bakanı kendine hoca denilmesini defalarca deklare eden bir isimdi Nabi AVCI yani Nabi Hoca… Nabi Hoca bakandı bakan olmasına da asıl iş hani şu efsane diye birilerince öğretmenlere PR çalışmasıyla sunulmaya çalışılan, öğretmeni görevden alıp memur yapacağını söyleyen, şube müdürlüğü atamalarını Danıştay kararlarına rağmen iptal etmeyen hatta arkanızdayız diyen, kamuoyunda gölge bakan olarak nitelendirilen müsteşar Yusuf Tekin'di.

İşte o yıllarda binlerce insanı ağlattılar, üzdüler, küstürdüler… İşte o günlerden bugünlere geldi öğretmenler. 2014 sonrası atanan öğretmenlerimiz o günleri bilmez. Lütfen güvendikleri büyüklerine sorup öğrensinler… İşte o görevden alınıp mağdur edilen vatan sevdalısı idarecilerin bir kısmı bu işin arkasını bırakmadı ve Ilgın Türk Eğitim Sen üyesi eğitimciler sonuna kadar gitti ve o günün ilçe yöneticilerini adli olarak yargılattı cezalara hükmettirdi.

“2014 yılında yapılan müdür kıyımında tetikçilik yapan ve görevi kötüye kullanan Şb. Müdürü Halim Yıldız ve MEM müdürü Metin Tuncer'e görevi kötüye kullanmaktan 113 gün açığa alınma mahkeme kararı çıkmıştır. İl MEM nü bu kararı uygulamaya davet ediyoruz. Bu kişilere o zaman söylediğimiz gibi haklarımızı bu dünya da almak için sonuna kadar mücadele edeceğimizi ola ki alamazsak Mahşer günü yakalarına geçeceğimizi yüzlerine söylemiştik. Ilgın Türk Eğitim-Sen” diye de açıklamada bulundular.

İşte o Mahkeme Kararı:  Açığa alındılar, hak mahrumiyeti kararı aldılar…

Yasemin Tuğba Özyer