Koronavirüs Bilim Kurulu Toplantısı, bugün Sağlık Bakanı Fahrettin Koca'nın başkanlığında toplandı. Yüz yüze eğitim, salgının seyri ve aşı programının devamlılığı gündem maddeleriyle bir araya gelen Bilim Kurulu'nun yüz yüze eğitimle ilgili tavsiyesi merak ediliyordu. Bakan Koca, öğrencilerin durumunun yakından izlenmesinin ardından tedbirlerin güncelleneceğini söyledi.

"ONLARI KORUMAK KONUSUNDA SORUMLULUĞUMUZ BÜYÜK"

Öğrencileri koruma hususunda velilerin hassasiyetle hareket edeceğini belirten Koca, "Bilim Kurulumuz, yüz yüze eğitim, salgının seyri ve aşı programımızın devamlılığı gündemi ile bir araya geldi. Salgın ortamında eğitimi ara vermeden sürdürebilmek için çalışmalarını tamamladık, çocuklarımızı okullarına uğurladık. Onları korumak konusunda sorumluluğumuz büyük. Her vatandaşımızın hassasiyetle hareket edeceğine inancımız tam. Bizler, Sağlık Bakanlığı, Milli Eğitim Bakanlığı, Yüksek Öğretim Kurumu ve Gençlik ve Spor Bakanlığı olarak üzerimize düşen düzenlemeleri yaparak, tedbirlerimizi aldık ve birlikte harekete geçtik. Okullarımızın, öğrencilerimizin durumunu yakından izleyerek tedbirleri güncelleyeceğiz. Şu an izleme ve tedbirleri uygulama sürecindeyiz" dedi.

"VİRÜSÜN MUTASYONA UĞRAMASI BEKLENEN BİR DURUM"

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, açıklamasının devamında şu ifadeleri kullandı:

"Bilim Kurulumuzun bir diğer gündemi de salgının seyri ve hastalığın tedavisine ilişkin güncel gelişmelerdi. Daha önce pek çok kez, varyantların çıkacağını, bunların biz sağlık çalışanlarının gündeminde önemli bir madde olduğunu ancak vatandaşlarımızın takip etmesi gereken bir durum olmadığını ifade etmiştim. Virüsün tabiatı gereği mutasyona uğraması beklenen bir durumdur. Yeni varyantları engelleyecek çözüm, aşı programının dünya ölçeğindeki başarısıdır. Aşılama oranının düşük olduğu ülkelerde virüs kolaylıkla mutasyona uğramakta, oradan tüm dünyaya yeniden yayılmaktadır.

"AKTİF VAKALARIN YÜZDE 90'I AŞISIZ"

Bize düşen, başarılı şekilde sürdürdüğümüz aşı programını toplumsal bağışıklıkla sonuçlandırmaktır. Bu noktada aşı programımızla ilgili bazı önemli konulara dikkat çekmek isterim. Hastanelerimizdeki aktif vakaların yüzde 90'a yakın bir bölümü aşı olmamış ya da aşısı tamamlanmamış kişilerdir. Aşısı tamamlanmış olduğu halde hastalığa yakalanarak hastanede tedavi görenler yüzde 10 dolaylarındadır. 'Aşısı tamamlanmış' ne anlama geliyor? Aşısı tamamlanmış kişi, 2 doz inaktif aşı olup, ikinci doz aşısından 3 ay sonra hatırlatma dozunu da yaptıran veya son 6 ay içinde iki doz mRNA aşısı olan kişidir. Bilgilerimiz, inaktif aşıdan 3 ay sonra yapılan hatırlatma dozunun koruyuculuğu çok önemli ölçüde artırdığını göstermektedir. 3 doz aşı olmuş vatandaşlarımızın yaka sayıları içindeki oranı %2'den 'daha azdır. 2 doz mRNA aşısı olan vatandaşlarımızın da ikinci doz üzerinden 5-6 ay geçtikten sonra hatırlatma dozuna ihtiyaç duyacakları öngörülmektedir. Bunun en önemli örneklerinden biri 18 yaş üzeri nüfusunun tamamını aşılamış bulunan İsrail'de 2. doz uygulamasından 6 ay sonra yaka sayılarının hızla artış göstermesidir.

"HATIRLATMA DOZU ZAMANI GELEN 6 MİLYON VATANDAŞIMIZ VAR"

Yaklaşık 8 milyon nüfusta günlük 10 bin civarında vaka görülmesi, bizim nüfusumuza oranlandığında günde 100 bin yakaya karşılık gelmektedir. Türkiye'de hatırlatma dozu ihtiyacı tespit edilerek uygulamaya erkenden başlanmış, olası 100 bin vakalık etki 20 bin civarında günlük yaka ile sınırlanmıştır. Tüm parametreler hatırlatma dozu uygulamasının virüse karşı korunmada son derece önemli olduğunu göstermektedir. Ülkemizde hatırlatma dozu zamanı gelen yaklaşık 6 milyon vatandaşımız bulunmaktadır. Vakit kaybetmeden hatırlatma dozunuzu olmanızı istirham ediyoruz. Görünen o ki, tüm aşı türlerinin sınırlı süreyle koruyuculuğu yüksek seyrediyor. Tam bağışıklık sağlanana kadar aşılarımızı olarak kendimizi ve sevdiklerimizi koruma altına alalım.

"TEDBİRLERE UYMADA DİKKAT ÇEKİCİ BİR GEVŞEKLİK OLDUĞU GÖRÜLÜYOR"

Bir önemli gündemimiz, tedbirlere uyum konusuydu. Tedbirlere uyma konusunda dikkat çekici bir gevşeklik olduğu görülüyor. Maske, Mesafe, Temizlik kurallarına gösterdiğimiz hassasiyet bir koruma kalkanıdır. Bunlardan asla taviz verilmemeli. Özellikle milyonlarca öğrencimiz yüz yüze eğitime başlamışken!